Yaşamak için çalışmak mı, çalışmak için yaşamak mı?

Okuduğum bir makalede şöyle diyordu; "insanlar geçmişte yaşadıklarını değil yaşadıklarına yükledikleri anlamları hatırlar."
“Ölüm Döşeğindeki Beş Büyük Pişmanlık” şunlar sıralanmıştır;

• Keşke başkalarının ne diyeceğine bu kadar çok değer vermeseydim
• Keşke bu kadar çok çalışmasaydım
• Keşke duygularımı dile getirseydim
• Keşke arkadaşlarımdan kopmasaydım
• Keşke daha çok mutlu olsaydım

kimse daha çok para kazansaydım, daha iyi bir işte çalışsaydım vb. dememiş mesela. Çalışmak insana bir kimlik kazandırır. İşe yaradığını hissettirir. Ancak iş hayatı günlük hayatımızın en enerjik ve en dinamik bölümünü kapsamaktadır. Sevdiğimiz insanlara ya da aktivitelere de maalesef en yorgun ve daha pasif bölümü kalmaktadır.
Dolayısıyla yaşamak için mi çalışmak yoksa çalışmak için mi yaşamak?

İnsan asla ve asla yapmak istemediği bir şeyi yaparak hayatını geçirmemelidir. İş hayatı yaşamın ta kendisidir. Adınızı bilenden çok yaptığınız işi bilenlerle tanınırsınız. İşiniz sizin kıyafetinizdir, kim olduğunuzu tanımlar. Para karşılığı bunu satmak ve başkasına kiralamak hiç mantıklı gelmiyor.

hayatta kalabilecek kadar yaşamak isteyen minimum emekle çalışır, ancak amacın kendini geliştirmek, çalıştığın işyerine değer katmak veya insanların hayatına dokunmak ise elbette çok sıkı çalışmalısın. ancak bana göre çok çalışmak, saatlerce çalışmak anlamına gelmiyor. zindeyken çalışılan 1 saat ile düşük enerjiyle çalışılan 1 veya daha fazla saat aynı etkiyi vermez.

etki' Alıntı:

hayatta kalabilecek kadar yaşamak isteyen minimum emekle çalışır, ancak amacın kendini geliştirmek, çalıştığın işyerine değer katmak veya insanların hayatına dokunmak ise elbette çok sıkı çalışmalısın. ancak bana göre çok çalışmak, saatlerce çalışmak anlamına gelmiyor. zindeyken çalışılan 1 saat ile düşük enerjiyle çalışılan 1 veya daha fazla saat aynı etkiyi vermez.

Genişletmek için tıkla ...

Sen soruyu yanlış anlamışsın. Sevdiğin bir işte çalışmak ve sevmediğin ama ücreti yüksek bir işte çalışmak üzerine bir soru gibi geldi bana.

yenisekme' Alıntı:

Sen soruyu yanlış anlamışsın. Sevdiğin bir işte çalışmak ve sevmediğin ama ücreti yüksek bir işte çalışmak üzerine bir soru gibi geldi bana.

Genişletmek için tıkla ...

belki, soruyu tam anlamamış olabilirim. bir insan sevdiği bir işi yapıyorsa mutlaka para veya başarıyı getirir. sevdiği işi yaptığı halde yerinde duran birini görmedim. aynı şekilde bir insan çalıştığı işte mutlu değilse bu sessiz istifayı sağlar ve bu kişi ileri ki zamanlarda en azından kovulabilir veya düzenleme yapılabilir.

insanın sevdiği işi yapması için ne istediğini de çok önceden biliyor ve buna hazırlanıyor olması gerekir. Bir süre sonra mutsuz bir işte çalışır ama farklı ne yapacağını da bilemez. Okullar bu konuda Türkiye’de yetersiz kalıyor.

yenisekme' Alıntı:

insanın sevdiği işi yapması için ne istediğini de çok önceden biliyor ve buna hazırlanıyor olması gerekir. Bir süre sonra mutsuz bir işte çalışır ama farklı ne yapacağını da bilemez. Okullar bu konuda Türkiye’de yetersiz kalıyor.

Genişletmek için tıkla ...

insan ne istediğini bilmeden bir işi sevebilir mi ki?

işte sevemez.

Ne iş yapacağını bulmaya çalışıyor gençler, bu genelde zor olur. Meslekleri tanımıyoruz çünkü. Aslında burada nasıl yaşamak istediğimizi düşünmemiz gerek. Bu işi yaparsam nasıl yaşarım, nerede, kaç saat çalışırım, kimlerle görüşür, kime hizmet eder kimden emir alırım. Onuru, gururu, motivasyonu nedir. Seyahat mi etmek istiyorum, aynı masada oturmak mı?

Ortaya bir şey koyabilir kendimi ifade edebilir kendimi tamamlayabilir miyim? Yoksa bir şeyin parçası mı olacağım sadece?